arkadaş arkadaşın duygusal açıdan da pezevengidir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
arkadaş arkadaşın duygusal açıdan da pezevengidir etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Kasım 2010 Cumartesi

küçük bir martıdır jonathan

-papağan gibiyiz azizim dedi,hayatın bize öğrettiği kelimeleri tekrar etmeye çalışan sopasına tünemiş çekirdeği oldukca mutlu...fakat ne ses diye cıkarttığımız o gürültü bize aittir.ne tünediğin sopa ne de çekirdek

14 Aralık 2009 Pazartesi

34 Kalması

O gözlüklerinin arkasından bakıp, niçin ağlıyorsun?
"Nerde o eski İstanbul" diye hayıflanıyorsun.
Vallahi zor iş, doğup büyüdüğün şehirde,
böyle dımdızlak, bir yabancı gibi kalmak.
Bir tabureye tüneyip akşamları, kadehlerde boğulmak.
Lâkerda kokmuyor artık İstanbul şehri,
paskalya yumurtası bile yok. "Şart mı ki?"
O eski bostanlar ağzına kadar blok apartman şimdi.
Seninse dikili ağacın bile yok!
Kaçırılan bir trenin ardından koşup,
yetişmeye takatin yok.
Bir yeni sahibi var artık bu şehrin, anlasana,
kimselerden korkusu yok!

Duvara astığın o çorapların sahibi geldi.
Altına aldığın kilimlerin sahibi geldi.

Kıro, keko, hırbo, zonta, maganda!
Kıro, keko, hırbo, zonta, maganda!
-Ah ah nerede o eski İstanbul?
O eski Kalamış, o boğaz, o güzelim sahiller?
- Vallahi haklısın azizim.
Halk sahilleri doldurdu, vatandaş denize giremiyor.
- Kültürsüzlük canım n'olacak? Bir sürü köylü işte!
- Kızım koş! Koş! Sular geldi sular. Gözümüz aydın ayol!

Kes lan!

Sen ülkedeki halkım, savaştaki askerim,
Ekinim ve ekmeğimsin. Sen üretenimsin.
Birisi söylemişti hatta bir zamanlar. Sen! Efendimizsin.
Ve bu Bizans eskisi şehir,
ve bu Bizans eskileri utansınlar kendi kimliksizliklerinden.
Siz! Uğruna neler çektiklerimiz...
Bana göre, vallahi hoş geldiniz.