bu gece biriyle tanıştım. ismi şükrü.
şükrü yü tarif edeyim hemen. nerden baksan (ki ben baya yakından baktım) 40 yaşında göbekli kısa boylu uzun saçlı saçları kafasının yarısına kadar dökülmüş barlardan çıkmadığı her halinden belli olan (1 dakikadan az vaktin var şükrü gibi laflar ediyolardı adama barı kapatırken çıksın diye senin benim yaşımdaki adamlar) çoşkun diye tabir edebileceğimiz bir adamdı şükrü.
şükrüyle muhabbetimiz şu şekilde başladı. barın kapanmasına yakın tarihin de 19 temmuz olması dolayısıyla bar çalışanları "burada sigara içilmez içeni skeriz" gibisinden tabelalar asmaya başladılar. alkol etkisiyle muhabbetin gidebileceği yön çok belli. nası olucak bu işler yarın gelirsek sigara içemeyecekmiyiz ben kesin içerim hacı hatta senden de uzağa işerim temalı muhabbetler hemen arkamda oturmakta olan şükrü yü açıkça cezbetmiş olacak ki utanma sıkılma nedir bilmezmişcesine bodoslama daldı muhabbete.
muahbbet ne yönde ilerledi ço kbelli tabi ki anlatıyorum kaç paragraftır ama ayrıntı bekleyenleri hayal kırıklığına uğratıcam. hatırlamıyorum ne konuştuğumuzu. ama şunu hatırlıyorum: şükrü dumansız türkiye istemiyomusunuz diyerek muhabbete girdi bende en muhabbet canlısı halimle valla ben dumanımla mutluyum abi ehiehi diyerek şükrünün aradığı fırsatı önüne altın tepside sundum.
bunu takip eden dakikalarda ki bu dakikalar birbirini kovaladı diyebilirim (kovulduk lan resmen kapattılar adamlar biz çıkar çıkmaz) şükrü sanki sigara ailesini elinden almış en sevdiklerini öldürmüşcesine sigara karşıtı biz de sanki philip morris babamızın oğluymuşcasına sigara yanlısı bir tavır takınarak sohbet ettik.
dediğim gibi ne konuştuk hatırlamıyorum ama nasıl olduysa bardan çıkarken ben şükrünün numarasını almış ehehe diyerek çağrı bırakıyodum şükrüye...
bidaha bu kadar içmicem olm ben...
1 yorum:
şükriye yazıcana şükrü yazdysan dalgınsın falan der susarım ama deilsen harbiden bi şükrünün numarasnı aldıysan terk et buülkeyi
Yorum Gönder